Loş ışıkların altında, Tokyo'nun göbeğinde gizlenmiş bir sanat galerisi, erotizmin en zarif ve çekici hallerini sergilemek için kapılarını açar. Galerinin sahibi Yuki, her gece farklı bir erotik temayı keşfetmek isteyen seçkin bir davetli grubunu ağırlamaktadır. Bu gece ise "GES 2013" adıyla bilinen Japon erotik sanatının en nadide eserlerinin sergileneceği gece olacaktır.Yuki, davetlilerini büyüleyici bir deneyime hazırlamıştır. Galerinin her köşesi, Japon erotik sanatının farklı bir yönünü yansıtır. Bir odada, geleneksel Japon fetişizminin zarif ve incelikli tasvirleri sergilenirken, başka bir odada modern Japon erotik sanatının cesur ve provoke edici eserleri bulunmaktadır. Yuki'nin amacı, misafirlerini erotizmin sınırlarında bir yolculuğa çıkararak, arzularını ve tutkularını keşfetmelerine olanak tanımaktır.Bu gece, galerinin en dikkat çekici parçası olan "GES 2013" sergisinde, erotizmin ve sanatın buluştuğu anlar yaşanacaktır. Yuki, her eserin ardındaki hikayeyi anlatırken, misafirlerini bu büyüleyici dünyaya daha da yakınlaştırır. Her hikaye, bir arzunun, bir tutkunun ve bir yasak aşkın yansımasıdır.Yuki'nin özenle hazırladığı bu gece, misafirlerini sadece görsel bir şölenle değil, aynı zamanda duygusal ve zihinsel bir yolculukla da baş başa bırakır. Galerinin her köşesinde, erotizmin ve sanatın kusursuz birleşimi, izleyicileri derin bir haz ve merak içinde bırakır.Gecenin sonunda, Yuki, misafirlerine veda ederken, onların yüzlerindeki memnuniyet ve tatmin ifadesi, bu geceyi unutulmaz kıldığını gösterir. "GES 2013" sergisi, erotizmin ve sanatın bir araya geldiği bu özel geceyi, herkesin hafızasına kazımış ve onları farklı bir dünyanın kapılarını aralamış olarak uğurlar.

Şehrin en prestijli özel hastanelerinden biri olan Karataş Hastanesi, dışarıdan bakıldığında mükemmeliyet ve profesyonellikle özdeşleşmiş bir kurumdur. Ancak hastanenin steril koridorlarının ardında, kimsenin bilmediği ateşli ve yasak ilişkiler yaşanmaktadır.Eda, hastanenin en deneyimli ve çekici hemşiresidir. Günlerini hastalarına bakmakla ve meslektaşlarına yardım etmekle geçiren Eda, mesleğine olan bağlılığı ve disipliniyle tanınır. Ancak, genç ve yakışıklı doktor Ahmet'e karşı hissettiği karşı konulmaz çekim, Eda'nın tüm profesyonel sınırlarını zorlamasına neden olur. Ahmet ile arasındaki yasak ilişki, hastanenin kapalı kapılarının ardında gizlice devam etmektedir.Hastaneye yeni atanan taze mezun hemşire Merve, ilk günlerinde masum ve deneyimsiz görünse de, kısa sürede içindeki gizli arzular su yüzüne çıkar. Merve, Eda ve Ahmet'in yasak ilişkisine tanık olur ve bu durum, kendi cinsel kimliğini keşfetmesi için bir katalizör görevi görür. Merve, hastanenin karanlık köşelerinde yeni ve heyecan verici deneyimlere yelken açar.Hastanenin başhekimi Kerem, disiplinli ve mesafeli tavrının altında gizli bir tutku taşır. Eda'ya karşı beslediği derin ve saplantılı aşk, onun için hem bir zayıflık hem de güç kaynağıdır. Eda'nın Ahmet ile olan ilişkisini öğrenen Kerem, hislerini kontrol etmekte zorlanır ve bu durum karmaşık bir aşk üçgenine yol açar. Kerem, bir yandan hastanenin düzenini korumaya çalışırken, diğer yandan Eda'yı elde etme arzusu ile yanıp tutuşur.Hastanenin steril ortamında yaşanan bu yasak aşk üçgeni, sadece Eda, Ahmet ve Kerem'i değil, tüm hastane personelini etkiler. İlişkilerin karmaşıklığı, entrikalar ve gizli buluşmalar, hastanenin gündelik hayatının arkasında gizli kalan bir dünyayı ortaya çıkarır. Her karakter, arzularının peşinde koşarken, iş yerindeki profesyonel yaşamları ve kişisel hayatları arasında denge kurmaya çalışır.

Şehrin karmaşasından uzakta, huzurlu bir ormanın derinliklerinde, erotik bir serüven sizi bekliyor. "Pleasure Spa" adlı bu büyüleyici film, arzularınızı keşfetmek ve gerçek mutluluğu bulmak için adım atacağınız bir yer olarak tasvir ediliyor. Ancak, bu spa'nın sunduğu hizmetler sadece masaj ve yüz maskeleriyle sınırlı değil.Film, ruhunuzu ve bedeninizi şehvet dolu bir maceraya davet ediyor. Pleasure Spa, sıra dışı terapiler ve özel hizmetler sunarak, misafirlerinin derin arzularını tatmin etmeyi amaçlıyor. Masum bir masajın ötesinde, burada gerçek anlamda rahatlama ve tatmin bulabilirsiniz."Pleasure Spa", izleyicilere görsel bir şölen sunarken, aynı zamanda duygusal derinlik ve erotizmle doludur. Spa'nın gizemli çalışanları, misafirlerinin en gizli arzularını ortaya çıkarmak için ellerinden geleni yaparlar. Ancak, bu terapilerin sonucunda bazı sırların da açığa çıkması kaçınılmazdır.

Başrollerde yer alan Emily, modern teknolojinin getirdiği en son erotik cihazı olan "Aşk Makinesi"ni keşfeden genç ve meraklı bir kadındır. Bu cihaz, kullanıcıya inanılmaz zevkler ve orgazmlar vaat eder ve Emily, bu cihazı denemeye karar verir.Emily'nin ilk deneyimi, onu vahşi ve tutkulu bir yolculuğa çıkarır. Cihazın tuşlarına dokundukça, Emily kendi içindeki derin arzuları ve fantazileri keşfeder. Aşk Makinesi, onun en gizli ve karanlık arzularını açığa çıkarır ve Emily'nin vahşi bir şekilde tatmin olmasını sağlar.Ancak, Emily'nin bu yeni bağımlılığı, onun gerçek ilişkilerini etkilemeye başlar. Gerçek hayattaki partneri, Emily'nin değişen davranışlarını fark eder ve onunla olan bağları zorlanmaya başlar. Emily, gerçek aşk ile sanal zevk arasında bir denge bulmaya çalışırken, Aşk Makinesi'nin cazibesine karşı koymak zorunda kalır.

Yalnız Rus Kızları, 2013 yılında gösterime giren ve yönetmenliğini Ivan Petrov'un üstlendiği sıra dışı bir dram ve macera filmidir. Bu film, bir grup cesur genç kadının unutulmaz yolculuğunu konu alırken, aynı zamanda aşkın gücünü ve insanın içsel keşfini de anlatıyor.Film, Anna, Maria ve Katya gibi üç genç Rus kadının hayatlarının kesişme noktasında başlar. Birbirinden farklı geçmişlere ve hikayelere sahip olan bu kadınlar, bir araya gelerek Avrupa'nın göz alıcı manzaralarını keşfetmeye karar verirler. Ancak, bu yolculuk sadece yeni yerler görmekle kalmayacak, aynı zamanda onların hayatlarını derinden etkileyecek olaylarla dolu olacaktır.Yalnız Rus Kızları, Anna'nın (Marina Ivanova) cesurca yaşamaya karar vermesiyle başlayan bir serüveni takip eder. Maria (Elena Petrov), içsel çatışmalarıyla yüzleşirken, Katya (Olga Smirnova) ise hayatının aşkını arayışında derin bir yolculuğa çıkar. Bu üç kadın, birbirlerine destek olarak ve kendi içlerindeki güçleri keşfederek, beklenmedik tehlikelerle dolu bir maceraya atılırlar.Ivan Petrov'un yönetmenliğindeki Yalnız Rus Kızları, muhteşem Avrupa manzaraları eşliğinde izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunuyor. Film, dostluk, aşk ve macera temasını ustalıkla işleyerek, izleyicileri karakterlerle birlikte duygusal bir yolculuğa çıkarıyor.Marina Ivanova, Elena Petrov ve Olga Smirnova'nın canlandırdığı karakterlerin derinlikleri ve karmaşıklığı, izleyicileri hikayenin içine çekmeye yetiyor. Karakterlerin yaşadığı duygusal iniş çıkışlar, seyirciyi film boyunca ekrana kilitlemeyi başarıyor.Yalnız Rus Kızları, izleyicilere cesaret, dostluk ve içsel keşifle dolu bir yolculuk sunan etkileyici bir film olarak öne çıkıyor. Film, izleyicilere düşlerinin peşinden gitme cesareti ve hayatın sunduğu fırsatları değerlendirme konusunda ilham veriyor.

Küçük bir kasabada, yaşlılarla ilgilenen ve mahallelerinde bir sağlık ocağı işleten bir grup dul hemşire, sadece meslektaşları değil, aynı zamanda birbirlerinin en yakın dostlarıdır. Her biri kendi hayatının zorluklarıyla mücadele etmiş ve kayıplar yaşamıştır, ancak bir araya geldiklerinde, birbirlerine verdikleri destekle güçlenirler.Karakterlerimiz, her gün yaşlıların sağlık ihtiyaçlarını karşılamak için çabalarken, kendi kişisel yaşam mücadelelerini de sürdürmektedirler. Birinin ailesiyle ilişkileri bozulmuşken, diğeri sağlık sorunlarıyla mücadele etmektedir. Üçüncüsü ise geçmişteki acı bir kayıptan kurtulamamaktadır.Ancak, bir gün kasabalarına yeni bir doktor gelir ve her şey değişir. Doktor, kasabanın gizemli bir hastalık salgınıyla karşı karşıya olduğunu keşfeder ve bu salgının yayılmasını durdurmak için hızla harekete geçer. Ancak, bu görev onu ve dul hemşireler grubunu bir araya getirir ve birlikte çalışarak hastalıkla mücadele etmeye başlarlar.Dul hemşireler, kasabalıların sağlığı için bir araya gelirken, aynı zamanda kendi kişisel sorunlarını da çözmeye çalışırlar. Birlikte, geçmişteki acılarıyla yüzleşirler, birbirlerine destek olurlar ve gerçek dostluğun gücünü keşfederler."Dul Hemşireler", sadece sağlık hizmetlerine değil, aynı zamanda insan bağlarına ve dayanışmasına da vurgu yapan dokunaklı bir hikayedir. Karakterlerin kişisel mücadelelerini ve birlikte yaşadıkları güçlü anları ele alırken, izleyicilere umut ve ilham verir.

Hepsini Alamayacak Kadar Küçük (2013), yönetmenliğini Thomas McCarthy'nin üstlendiği, duygusal derinliği ve sıcak karakter ilişkileriyle dikkat çeken bir dram filmidir. Başrollerde Peter Dinklage, Patricia Clarkson, Bobby Cannavale ve Michelle Williams gibi yetenekli oyuncular yer almaktadır.Film, bir iş kazası sonucu ailesinin trajik bir şekilde hayatını kaybetmesinin ardından, toplumdan ve kendisinden uzaklaşan bir adam olan Finbar McBride'ın (Peter Dinklage) hikayesini anlatır. Fin, uzun süredir terk ettiği çocukluk evine geri döner ve burada hem geçmişiyle yüzleşir hem de yeniden bağ kurmaya çalışır. Ancak Fin, fiziksel olarak küçük bir adam olmasının yanı sıra, içsel dünyasında da kendini yalnız hisseder.Fin'in hayatı, yeni komşuları Joe (Bobby Cannavale) ve kızı Olivia (Patricia Clarkson) ile tanıştıktan sonra değişir. Joe, Fin'e dostluk ve anlayış sunar, Olivia ise onunla romantik bir bağ kurar. Bu ilişkiler, Fin'in yalnızlığını ve acısını hafifletirken, kendi değerini ve kendine güvenini yeniden keşfetmesine yardımcı olur."Hepsini Alamayacak Kadar Küçük", izleyicilere, yaşamın acılarına rağmen umudun ve insan bağlarının gücünü anlatan dokunaklı bir hikaye sunar. Fin'in kırılganlığı ve gücü, izleyicileri derin düşüncelere ve duygusal bir yolculuğa davet eder.

Dr. Ryan oldukça zeki bir tıp mühendisidir. Matt ise deneyimli ve emekliliğine çok az kalmış olan bir astronottur. ikili bulundukları mekikten çıkarak uzay yürüyüşü yaptıkları sırada mekiklerine bir meteor çarpar. Uzay boşluğunun ortasında çaresiz kalan ikili dünyayla hiç bir bağlantıları olmadan hayatta kalmaya çalışacaklardır.

Konusu gerçek bir hikayeden alınarak beyaz perde uyarlanan bu korku filmini izlemeniz şiddetle tavsiye ederiz.Ed ve Lorranie bir gün Perron ailesinden bir telefon aldıklarına hayatlarının en zor paranormal olayıyla karşı karşıya olduklarından haberleri yoktur. Perron ailesinin gözlerden uzak çiftlik evlerine gittiklerinde evin oldukça şeytani bir varlık tarafından esir alındını anlarlar.

Amerikan hükümetini başı yüksek suç oranlarıyla derttedir. Ne hapishanelerde yer kalmıştır nede polis güçleri suçlulara yetişebilmektedir. Bu durumu düzeltebilmek için hükümet çılgınca bir fikir bulur. Her yıl bir kereye mahsus olması şartıyla 12 saat boyunca tüm suçlar serbest kılınacaktır. O gecenin geldiği gün ise James ve Mary sığınak gibi inşa ettikleri evlerinde geceyi atlatmayı beklerken küçük kızları sokakta yardıma ihtiyaç duyan bir adamı evlerine alır ve kabus dolu gece başlar.